28 Nisan 2017 Cuma

BUGÜN ANAOKULUNDAYDIK


Bugün, bir arkadaşımdan çok güzel bir Cuma mesajı aldım. Mesaj şöyleydi:
''Gerçek dost, senin varlığında sana Allah'tan bahseder. Senin yokluğunda ise Allah'a senden bahseder.'' Çok güzel değil mi?

Dün akşamda, kız kardeşimle uzun uğraşlar sonucu anaokulunda yapacağı etkinliklerin materyallerini tamamladık.
Kardeşime okulundan bir ödev verilmiş. Okulöncesi öğretmenliği okuduğu için anaokulunda uygulanması gereken etkinlikleri çocuklarla yapması gerekiyordu.
Bizde bir anaokulunun yolunu tuttuk bugün. 

6 yaş grubuyla yaptı etkinliklerini ama pek istediğimiz gibi de olmadı. Çocukların dikkat süreleri kısıtlı olunca ve bize verilen süre de yeterli olmayınca etkinliklerde aksayan yerler oldu. Başka bir gün farklı bir anaokulunda tekrarlayacak etkinliklerini ve bende videoya alacağım. Tecrübe edinmiş oldu.

Bugünde hava çook güzeldi. Artık resmen bahar geldi. Gezip görmek istediğim çok yer var. O vakit bir liste yapmalı şimdiden :)

Mutlu haftasonları!

Bu arada çok güzel çiçek değil mi şu Gelincik Çiçeği ^-^




27 Nisan 2017 Perşembe

NASIL MEKTUP ARKADAŞI BULUYORUM?



Birçok farklı ülkelerden mektup arkadaşım oldu. Kimi kısa süreliydi kimiyse daimi oluverdi.
 Birçok kişi mektup arkadaşlarımı nasıl, nereden bulduğumu merak etmiş. Bende bu konuyla ilgili bir yazı paylaşarak, ilgilenenlere nasıl mektup arkadaşı bulabildiğime dair bilgilendirme yapmak istedim.

Öncelikle birkaç uygulama indirip, bu uygulamalarda kendim hakkımda bir profil oluşturmuştum. Şöyle ki; hobileriniz, ilgi alanlarınız, arkadaş edinmek istediğiniz ülkeler... 

Bu uygulamalar sadece mektuplaşmak isteyenler için değil elbette. Dilerseniz geliştirmeyi düşündüğünüz başka bir dilinizi de edindiğiniz arkadaşlara göre ilerletmenize fırsat sunuyor.

Son olarak İnstagram'dan da mektup arkadaşları edinmeniz çok kolay. Hashtag kısmına #penpal, #penpalwanted gibi hashtagler sayesinde arama yaparak mektup arkadaşları bulabilirsiniz. İşte mektup arkadaşları edinebileceğiniz iki site.



Umarım bu yazım mektup arkadaşı isteyenlere yardımcı olur. 
Mutlu akşamlar!


ONLY YOU / ALWAYS




Geçenlerde izlediğim bir filmden bahsetmek istedim bugün. Güney Kore yapımı bir film. Başrol oyuncuları da büründüğü rollerin hakkını vermişler. 
Konusu itibariyle dram,aşk ve duygusaldı. 
Film, eski  boksör bir adamın yaşamını ele alıyor.

 Zamanında yer altında geçen kirli işlere bulaştığı için boksörlüğü bırakıp birçok yarı zamanlı işle geçimini sürdürmekte. Hiç ailesi, arkadaşı olmayan kendi çapında yaşamını sürdüren birisi. Ta ki görme duyusunu kaybetmiş bir kadınla yolları kesişene kadar. Ama bu sırada eski boksörün peşini kirli geçmişi de rahat bırakmayacaktır.

Filmde beni en çok etkileyen şey, hayattaki engellerin, hiçbir şeye bir engel olmadığı. 



26 Nisan 2017 Çarşamba

İLK MEKTUPLAŞMA HİKAYEM



İlk mektup arkadaşım Endonezya'dandı. Güzel bir anı mı benim için diye sorarsam kendime, değildi derim. Çünkü mektuplaşmak gerçekten sabır ve aynı zamanda güven duygusunu da barındıran bir şey. 

İlk mektup gönderdiğim kişiye pek mektup arkadaşı denemez çünkü sadece ben mektup göndermiştim ve ardından mektubum ulaşınca engel yemiştim. Ne yazık ki böyle insanlarda oldu birkaç kez mektuplaşma serüvenimde. Tamamen vicdan meselesi bana göre. Kişinin vicdanıyla alakalı olan bir durum. 

Tabii ilk mektup arkadaşım yalancı çıkınca kötü hissetmiştim ve bir süre Endonezyalı biriyle bir daha mektuplaşmayı düşünmemiştim. Zaman geçtikçe yeni insanlar tanıya tanıya bu genellememden arındım ki birçok Endonezyalı mektup arkadaşım ya da kartpostal aldığım kişiler oldu. Yani uzun lafın kısası her milletin iyi insanı da kötü insanı da var.

Mutlu ve bol güneşli günler!


25 Nisan 2017 Salı

SIRADAN BİR SALI



Çok yoğun geçen bir salı günü. Sabah lise stajım vardı. Öğretmenlerin gelmemesiyle tam 6 dersi ben idare etmek durumunda kaldım. Yorgun bir şekilde bitti staj. Evin yolunu tuttum. 

Evden çıkıp formasyon derslerime kavuşmak için yola koyuldum tabii ki. Öğrencilik hayatım dışında alamazdım herhalde şu formasyonu. Akşam dersleri olduğu için ve mezun olacağım bir döneme denk geldiği için bazen canıma tak ettiği zamanlarda oluyor ama sabrediyorum. 

Ama en önemlisi de güne bol gülücükle başladım. Tanıdığım insanlara bir tebessüm etmek, günaydın demek, bir kediyle konuşmak onu sevmek..  Sanırım bugünü güzel atlatmamın sebepleri bunlar olsa gerek. Tebessüm etmek gerçekten önemli. Ben bitkileri bile severim mesela hatta bazen evdeki çiçeklerle konuştuğum bile olur. Belki kimine tuhaf gelmiştir bu dediğim ama ben böyleyim.

Güç bela bir günü daha geride bıraktık. Bekle beni Çarşamba.




24 Nisan 2017 Pazartesi

ÇİLEK



Bugün şanslı başladım haftaya. Hem kendi okulumun dersi iptal oldu hem de formasyon dersim. Bende hazır evdeyken bitirme projeme yoğunlaştım ve güç bela bitirdim sayılır. Birkaç grafik ekleyeceğim ve bitecek.

Bugün biraz çilek yedim. Yaz meyveleri yavaş yavaş tezgahlarda. Ama çilek çilek değildi. Tadı yok. Ben çocukken yazın anneannemlere, Bursa'ya gittiğimizde, sabah erkenden uyanır ve elime büyük bir kap alırdım. Annemler kahvaltıyı hazırlarken ben, annemin vermiş olduğu görevleri yerine getirmek için can atardım. Bahçeden salatalık, sivri biber, patlıcanı toplar bunları teslim eder, ardından da kendim için çilek toplardım. Tabi toplarken biraz biraz da yerdim😇.

Şimdi bakıyorum da meyve ve sebzelerde olan o doğallık yok bu zamanlarda. Doğallık insanlarda da kaybolmuş durumda. 

Çocuk olmayı, bahçede sebze meyve toplamayı özledim.



23 Nisan 2017 Pazar

GÜNLERDEN PAZAR



Bir haftayı daha bitirdiğimiz bir gün.
 Şu sıralar izlemiş olduğum bir filmin kitabını okumaktayım. Hatta filmle ilgili bir yazı da paylaşmıştım blogda. Merak edenler bu yazıma bakabilirler.

Filmin adı ''Tuck Everlasting'', ( Ölümsüz Aile ). Bu filmle 2011 ya da daha öncesinde televizyonda, Cnbc-e ' de karşılaşmıştım. Dikkatimi çekmişti. Eski dönemlerde geçmesi, konusunun sıradışı olması...

Geçenlerde de erkek kardeşimin elinde gördüm bu kitabı. Kitabı mı varmış bu filmin dedim ister istemez. Ve o okuduktan sonra bana vermesini istedim. Kitapta, filmdeki gibi hızlı işlemiyor olaylar.

Dün haberlerde bir festivale denk geldim. Çikolata Festivali'ydi. Sirkeci Garı'ndaymış ve bugün de son günmüş. Bir de Sultanahmet Meydanı'na lalelerden oluşan kocaman bir halı deseni yapılmış. Binlerce lale kullanılmış. Görülmeye değer. İşte buna giderim. 




22 Nisan 2017 Cumartesi

TEŞEKKÜR EDERİM




Aslında bu yazımı yazmak için biraz geç kaldım. Uzun zamandır aklımda olan bir şeydi. Ama bi türlü fırsatını bulup da oturup yazamamıştım. Şimdi bloğumun başına geçtim ve cümlelerim birazdan sizlerle buluşacak. 

Yazdığım yazılarımın birçok insana ulaşması mutlu ediyor beni. Yeni öğrendiğim bir şeyi paylaşmak, hobilerimi, gezdiğim yerleri size de ulaştırmak... Okunan her yazım ve bırakılan her yorum kıymetli benim için. Bazen yeri geldi burada sizinle mutlu olduğum bir anımı bazense benim için kötü geçen bir günümü paylaştığım oldu. Bloğumu okuyanlar, takip edenler ya da uğrayanlar mutlu ya da kötü günlerimde, burada benimle oldunuz.

Geçen yıl uzun bi zaman ara vermiştim yazmaya. Bloğumu bırakmış gibi olmuştum. Bir gün bloğuma girdim ve ben yokken, ben yazı yazmıyorken, birçok kişi yazılarımla buluşmak istediğini, nerelerde olduğumu merak etmişlerdi. O zaman çok duygulanmıştım. Şimdi diyorum da iyi ki geri dönmüşüm bloğuma.

Burada sizlerle yazılarım aracılığıyla buluşuyor olmak çok güzel. 

Birpembesever'den mutlu akşamlar! 




YOL

Çocukken günlük tutardım. Hatta yazıp da bitirmiş olduğum günlüklerim hala daha durur. 

Bu yazma alışkanlığımı sürdürüyordum geçen sene itibariyle. Ama bir süre sonra yazmayı bıraktım ve haliyle günlüğüm, kitaplığımda bekleme yerini almış bulundu.

Geçenlerde tekrar yazmaya başladım. Aslında pek gün içerisinde yaşadıklarımı yansıtmadığım bir günlük oldu bu seferki. Daha çok dertleştiğim, içimdeki duyguları ona yansıttığım bir defter oluverdi. Ara sıra bloğumda, gün içerisinde yaşadıklarımı kelimelerle buluşturup yazıya döküp yansıttığım bir  yer oluveriyor. 

Yazmayı, çizmeyi, bir şeyler karalamayı pek severim. 

Bugün kendim için güzel bir karar aldım bu arada. Bitirme projeme bireysel devam etme. Çünkü anladım ki ödevlerde ya da benzer şeyler de grup olunca bir sürü kapris  giriyor işin içerisine. Uğraşamam dedim bende.  Aslında iki haftadır aklımda olan bir şeydi. Bugün cesaretimi toplayıp hocama sorduğumda çok olumlu karşıladı düşüncemi.  Bu beni mutlu etti. 

Yürüdüğümüz yollar, bazen düz oluyor hayatımızı kolaylaştırıyor bazense engebelerle zorlaştırıyor. Yine de her şeye rağmen bolca şükretmeliyiz. 


19 Nisan 2017 Çarşamba

MİSAFİR



Havalar birazcık ısındı bahar yüzünü gösterdi, çiçekler, böcekler, kuşlar ortaya çıktı derken ben şifayı kaptım -.-

 Dünkü stajımda her şey yolunda gidiyordu. Hatta bir misafir de vardı sınıflardan birinde. Girmiş olduğum bir sınıfın sahiplendikleri bir kedi de bizimle birlikteydi, tam olarak dört ders saati boyunca. Bir ara kitap okuma saatinde dizlerimde uyudu.

 Son derslere doğru anladım hasta olacağımı. Hafif bir kırgınlık hissettim üzerimde. Erken çıkma gibi bir şansım da olmadığından mecburen derslerin bitmesini bekledim.

Bugün daha iyiyim çok şükür. Bugünkü stajıma da gidemedim. Dinlendim güzelce. Havalardan mı yoğun geçen bir okul döneminden dolayı mı bilmiyorum bu durumlar.




16 Nisan 2017 Pazar

MINISO JAPAN MAĞAZASI


Güzel bir pazar gününden merhabalar!

Hava güzel oldu mu, açık hava eşliğinde alışveriş yapalım dedik bugün ve Ümraniye Meydan'a gittik. 

Gezinirken bir Japon mağazasının açıldığını gördük kardeşimle. Japonya olunca hemen içeride bulduk kendimizi. Bütün ürünler Japonya'dan ithal edilmiş ama içlerinde bazı Çin malı ürünler de yok değildi. Ama çoğunlukla Japonya ve Kore ürünleri mevcut.

Mağaza genel olarak bakım ürünleri, kozmetik, ev eşyaları, çantalar ve daha bir sürü şey barındırıyordu. Fiyat olarak da hemen hemen her ürün makuldü. Ben mağazayı çook beğendim. Kendimi bir ara Japonya'da hissettim ^-^

Biraz araştırma yapınca İstanbul'da farklı avmlerde de şubelerinin olduğunu öğrendik. En yakın zamanda yine Mınıso'ya gitmek istiyoruumm.


15 Nisan 2017 Cumartesi

MARKA MİMİ



 Yepyeni bir mimle sizlerleyim bugün. Bu mimi sevgili SADE ve DERİN başlattı. Onun yazısını okumak için adına tık tık yapınız :) 

Öncelikle Marka Mim'i nedir, ondan bahsetmek istiyorum. Sevdiğimiz, kullanmaktan hoşlandığımız, beğendiğimiz şeylerin sahip olduğu markalardan 3 tanesi yazmamız ve isteğe göre de nedenlerinden bahsetmemiz istenmiş. Uzun zamandır mim yapmıyordum. Özlemiştim, çok iyi oldu bu mim ^-^

İşte benim sevdiğim markalar ve sahip olduğu ürünler;

1-) Sanrio Ürünleri: Hepsi birbirinden güzel ve sevimli. Çok seviyorum çook. Hello Kitty olsun benim olsunn :)

2-) Ferrero Rocher: En sevdiğim çikolata. Genel olarak Alman çikolatalarını çok seviyorum ama senin yerin başka 😇

3-) Nogger Dondurma: Bu yıl dondurma sezonunu henüz açmış bulunmamaktayım. En kısa zamanda Nogger'la dondurma sezonunu başlatma dileğiyle.

Aklıma gelen sevdiğim üç şeyin markalarını paylaştım sizinle. Siz de benimle paylaşırsanız mutlu olurum ^-^
Bu mimi yapmayanlar mimlendii!






14 Nisan 2017 Cuma

MEKTUP ARKADAŞIMIZLA BULUŞTUK



Aklımda düne dair kalan en güzel şey Endonezyalıların ne kadar cana yakın ve güler yüzlü insanlar olduğu. Neden mi böyle düşünüyorum? 

Dün bildiğiniz gibi mektup arkadaşımız İstanbul'a geldi ve onunla buluşacaktık. Öğleden sonra Sultanahmet'e geçtik. Ve beklenen büyük buluşma bizim onlarla karşılaşıp kucaklaşmamızla gerçekleşmiş oldu. 

İlk izlenimim sanki yıllardır görüşüyormuşuz da birbirimizle birçok kez buluşmuşuz gibiydi. Çok samimiydiler. 
İstanbul'u çok sevmişler ve beğenmişler. İlk önce Sultanahmet Camisii'ne doğru sohbet ede ede yola koyulduk. Tabii arada lalelerle, tarihi eserlerle resimler çekindik. Bu arada meydanda çok hoş nostaljik şarkılar seslendiriyorlardı. Benim için tarifi imkansız aynı zamanda da yaşayabileceğim en güzel günlerden biriydi. Annem buluşmaya gitmeden önce hediyeler almıştı onlar için. Oysaki onlarda aynısını bizim için yapmış. Hoş bir sürpriz oldu. En kısa zamanda onları da paylaşmak dileğiyle..

Mutlu haftasonları!




13 Nisan 2017 Perşembe

SAATLER KALA



Günaydınlar!!

Bugün büyük gün. Ve çok heyecanlıyım. Nihayet kardeşimin mektup arkadaşı şu saatlerde İstanbul'a gelmiş bulunmakta artık. Hava da çok güzel şansımıza. Gezilecek yer çok ama vakit kısıtlı. Bizde birkaç yeri teklif ettik, bakalım oraları gezdireceğiz inşallah ^-^

Dün kaldığı otel hakkında adres bilgisi edindik. Planımız ilk otelin orada onunla buluşmakk ve kocaman bir gülümsemeyle ''Welcome to Turkey! '' demek :)

O kadar çok merak ediyorum ki nasıl geçeceğini günümüzün. İnşallah sorunsuz  ve onun memnun olacağı bir şekilde geçer bugün. 

Yavaş yavaş hazırlanma vaktii. Buluşmaya az kaldı. Akşam tekrar burada görüşmek dileğiyle,

Musmutlu bol gülücüklü bir gün bizimle olsunn!!


12 Nisan 2017 Çarşamba

DOSTLUK



Çook uzun bir ara vermiş gibi hissettim bir güncük blog yazamayınca.. Dün vizelerim bitti, kendimce iyi geçtiler ama bakalım sonuçlar neyi gösterecek.

Bu akşam biraz dostluktan konuşalım mı?

Düşündüm de bugün, çevremde, üniversite hayatım boyunca, çok yanlış kişilere zaman harcamışım. Dün bunu bir kez daha iyi bir şekilde anlamış ve tasdik etmiş oldum. Çevremde dostum diyebileceğim arkadaşlarım yok mesela. Ama eksikliğini de yaşamadım hiçbir zaman çok şükür. Hani bir önceki yazımda kız kardeşimden bahsetmiştim ya, en iyi dost kardeşten olur bence. 

Dostluğun tanımı günümüzde çeşitlendirilebilir halde bana göre. Ama çoğu yaşlı teyzeler amcalar ''nerde o eski günler'' derler ve konuşmaya başlarlar ya hani işte, nedense dostlukta  bana ''nerde o eski dostluklaar'' demeyi getiriyor aklıma. 

Dost, yüzüne gülüp arkandan konuşmamalı mesela. Sonra abartı davranış ve sözlerden uzak, mütevazi olmalı.  Nerede neyi nasıl konuşacağını bilmeli. 

Ama en güzeli de ne biliyor musun, az insan çokça huzur.

Huzur dolu akşamınız olsunn!! 



10 Nisan 2017 Pazartesi

KIZ KARDEŞİM


Dünyada sahip olduğum ve yerini kimsenin dolduramayacağı, kimseye değişemeyeceğim, canımdan bir parça o.

Çok şükür ki Allah bana hem bir kız kardeş hem de bir erkek kardeş vermiş. Ama kız kardeş bir başka oluyor. Bazen ben ona tavsiyeler veriyorum bazense o bana tavsiyeler de bulunuyor. Aramızdaki sevgi, bağ bambaşka. Hani genelde evin büyük çocukları kardeşinin olmasını pek istemez. Anne baba ilgisini,oyuncaklarını paylaşmayı kabullenemez. Ben bu düşüncenin aksi olanlardandım. Kız kardeşim bebekken onunla ilgilenir, büyüdüğünde evcilik oyunları oynardım, şimdilerde ise mutluluğumuzu, üzüntümüzü, heyecanlarımızı birlikte paylaştığım o.

Bazen,

Bir arkadaştan öte dostum

Sırdaşım

Dert ortağım

Yaşama sevincim

Göz bebeğim

Herkesten sakındığım oluveriyor. 
İyi ki var.


9 Nisan 2017 Pazar

KISA BİR SOHBET



Merhaba merhabaa!

Şöyle güzel bir pazar gününde eşofmanımı giyip, sırt çantamı takıp, yeşilliğin bol, kuşların cıvıltısının eksik olmadığı güzel bir ormanlık alanda yürüyüş yapmak isterdim. Ama gelin görün ki haftaya formasyon sınavlarım var. 

Sabah kalktım ve tarih çalıştım biraz. Tüm derslerin içerisinde en ayrıntı taşıyan ve detay barındıran tarih olsa gerek. Bana lys zamanımı hatırlattı. 

Koreli arkadaşımla sohbet ettik biraz. Başka bir üniversiteye geçiş yapmış ve bu ay onun için sınavlarla geçecekmiş. Kore'yle eğitim sistemimiz birebir olmasa da benzer yanlar taşıyor. İzlediğim dizilerden görmüş olduğum kadarıyla. 

Dün akşamüstü dışarıda gezinmeye çıktık. Madam Coco'da çok cici defterler vardı ve nasıl olur da benim gözümden kaçmış olabilir bunlar diye geçirdim içimden. En kısa zamanda bir defter alışverişi için oraya uğrayacağım gibi gözüküyor. Ama öncesinde sınavlar sınavlar, bol çalışmalar :)



6 Nisan 2017 Perşembe

PATRON BEBEK



Kesinlikle büyük küçük herkes izlemeye gitsin bu filmi! Kimi zaman sizi kahkahalara boğabilir kimi zamansa birazcık duygusala bağlayacak bir film. 

Animasyon film izlemeyi çok severim. Ama öyle her animasyon filmi de izlemem. Konusu içeriği dikkatimi çekecek ki merak edeyim ve izleyeyim.

Geçenlerde Patron Bebek'i izlemeye gittim. Afişini tesadüfen bir durağın önünden geçerken görmüştüm. Afişi bile merak uyandırmaya yetti bende.

Fırsatını bulduğum bir anda  izledim filmi. Daha başlar başlamaz bir kahkaha tufanında buldum kendimi. 

Filmde Tim; annesi ve babasından oluşan, küçük mutlu bir aileye sahip. Aynı zamanda Tim hayalperest bir çocuktur. Oyunlar oynamayı,ailesiyle vakit geçirmeyi,hayaller kurmayı,ailesinin ona özel vakitler ayırmasını sever. Ama bu özel vakitler eve yeni bir erkek kardeşin dahil olmasıyla ihmale uğrar ve evin yeni gözdesi  Patron Bebek olur. Bu bebek bildiğimiz bebeklerden farklı özelliklere sahip. Ben daha fazla anlatmadan meraklılar, kaçırmadan izlesin derim.

Mutlu akşamlar!



5 Nisan 2017 Çarşamba

İLK DERS İLK HEYECAN




Dün ilk dersimi lise öğrencilerime anlattım bir öğretmen adayı olarak. Kendimi daha heyecanlı beklerken aksine çok doğal ve rahattım. Beni izleyen staj arkadaşlarım söyledi bunları.

İki ders saatini bana vermişti ders öğretmeni. Bende hazırlanmış olduğum konuyu hem sohbet havası içerisinde hem de dersten kopmadan anlattım. Sonra bir baktım ki zaman hemencecik geçmiş. Dersin sonunda üzerinde durduğum konuların üstünden tekrar geçtik, birkaç tane de soru yönelttim ve bunları cevapladılar. 

En istediğim şey öğrencileri sıkmamak bunaltmamak ve anılarında güzel bir yer edinebilmek. Çünkü aynı yollardan bende geçtim. Kimi zaman bazı öğretmenlerimi gülümseyerek hatırladım kimilerini ise hatırlamak bile istemedim. İnşallah hatırlanınca gülümseten öğretmenlerden biri olurum bende.

Mutlu akşamlar! ^-^


2 Nisan 2017 Pazar

DÜŞÜNDÜM DE



Fark ettim ki, geçen haftayı istediğim şekilde değerlendirememişim. Kendime birazcık kızdım. Ama esasında haftayı geri alamadım, yani anlayacağınız bir koca hafta çöpe gitti😒. 

Neden bilmiyorum,şu sıralar bir tembellik çöktü üzerime. Sanki ben,ben değilmişim gibi. Bana yapıştı ve bırakmadı şu tembellik! Havalar da ısınıyor, sınava da iki aydan az bir süre kaldı. Bahardan mıdır sınav yaklaşıyor diye midir, bilmiyorum.

Bu pazar da,yani bugün, bir karar aldım: eski ders çalışma düzenimi geri getirmek. İstikrarlı bir şekilde sürdürmek istiyorum bunu ama hep araya bir şeyler giriyor işte. Ödevlerdi, sunumlardı falan filan...

Gezmeyi çok seven biri olarak da aklım hep dışarlarda. Ama bir yere gideyim gezeyim bu sefer de aklım test kitaplarımda oluyor😂.  Karmakarışık şeyler 🙉.

Biraz ara verip blog yazayım demiştim,şimdi ders çalışmaya devam.


En güzelinden mutlu pazarlar! 



1 Nisan 2017 Cumartesi

NİSAN GELMİŞ





Mart ayını da bitirdik, şimdi sıra Nisan ayında. Sonra Mayıs ve benim mezuniyetim var sırada. Ne çabuk geçti 4 koca yıl... Daha dün gibi aklımda üniversiteye ilk başladığım günkü hissettiğim heyecan.


Bu sabah da güne temizlikle başladık. Bahar da geliyorsa yavaş yavaş bahar temizlikleri de başlar evlerde. 

Bugün birazcık Eymen'le ve  teyzemle görüntülü konuştuk. Onlar Bursa'da yaşıyor. Eymen, artık kelimeleri daha kolay söyleyebiliyor ve cümleler de kuruyor az çok. Büyüdüğünü görmek çok güzel ama uzakta olmak kötü ne yazık ki😡.

Biraz sonra slayt hazırlayacağım,salı günü ders anlatacağım ya öğrencilerime,şimdiden başlasın çalışmalar🙊.

Mutlu haftasonları!😊












 

BİRPEMBESEVER