12 Ağustos 2022 Cuma

Bosna Hersek Gezisi | Sarajevo

 


Vize almadan gidelecek ülkeler listesinde yer alan Bosna Hersek’e üç gün sürecek gezimiz uçak biletlerini almamızla başlamış oldu. Haziran ayının sonlarında gerçekleştirdiğimiz bu kısa ama anlamlı gezimi sevgili okurlarımla da paylaşmak istedim.

Öncelikle ülkeye giriş için geçerliliği süren bir pasaportunuzun olması gerekiyor. Girişte herhangi bir sorguya çekilme süreci yaşamadık. Yalnızca pasaport kontrolü işlemi gerçekleşti. Orada geçirdiğimiz üç günde de hava çok güneşliydi. Saraybosna’da tanıştığımız yerel bir esnafla konuştuğumuzda bize şanslı olduğumuzu söyledi. Normalde yaz aylarının yağışlı geçtiğini ekledi. 

Saraybosna, ülkeninin başkentliğini yapmakta. Şehir, kendi içerisinde barındırdığı dini çeşitlikle de bilinir. Dört dine mensup insanları bir arada tutan bu şehir ayrıca Avrupa’nın Kudüs’ü olarak da bilinir.

İlk fotoğraf karesinde paylaştığım resimde yer alan yerin adı Latin Köprü’sü.

Bu yer 1. Dünya Savaşı’nın başlamasına neden olmakla da biliniyor. 1914 yılında Saraybosna’yı ziyarete gelen Avusturya-Macaristan veliahtının Sırp milliyetçisi tarafından suikastle öldürürlmesine tanıklık eden bu köprü, Milyaçka Nehri’nin üzerinde bulunuyor. 



Saraybosna sokaklarında gezerken yerlerde rastladığımız bu kırmızı izler Saraybosna Gülleri olarak biliniyor. Bu izler, savaşta mücadele eden ve hayatını kaybeden insanların anısına yapılmış bir simge. 

Savaşın ağır izlerini hala daha koruyan bu şehir, hüznü ve acıyı içerisinde barındırıyor. Gezindiğiniz sokaklarda, binaların duvarlarında kurşun izlerini görmeniz mümkün. 

Savaşın tazeliğini taşıyan o kurşun izlerinden bazıları.



Saraybosna’nın tarihine baktığımızda birçok devlete ev sahipliği yaptığını görüyoruz. Şehrin mimamirisi de bu farklılıktan etkilenmiş. Hem Avusturya-Macaristan hem de Osmanlı mimarisini içinde barındıran şehrin tarihi dokusu farklı kültürlerin etkileşimini de yansıtıyor. Şehrin merkezinde gezebileceğiniz yerlerin birbirine yürüme mesafesi yakınlığında olması da gezide zaman açısından iyi bir avantaj sağlıyor.




Vijećnica, Avusturya-Macaristan döneminde belediye binası olarak kullanılan bu yer günümüzde ulusal kütüphane olarak kullanılmakta.



Osmanlı döneminden kalan bu tarihi yer Başçarşı’da bulunan içerisinde hediyelik eşyaların ve bakırların satıldığı bir nevi kapalı çarşı işlevi gören bir yapı.


Saraybosna gezisi ile ilgili anlatacaklarımın birinci kısmı şimdilik bu kadardı. İkinci kısımda tekrar görüşmek dileğiyle, huzurlu ve mutlu günler! 



15 yorum:

  1. 2019 Ağustos ayında Balkan ülkeleri gezisi yapmıştık ve Saraybosna en çok hüzünlendiren şehirdi. Yaşanan tüm acılar görsel bir hale getirilmiş ve dolaştığınız her sokakta vardı.
    Orda bir caminin (adını unuttum ama çarşıda) iki çeşmesinden su akıyor, mutlaka onunla ilgili halk arasında söylenegelen hikayeyi duymuşsunuzdur belki. Soldakinden içilirse Saraybosna'ya bir daha gelinecek, sağdakinden içilirse de oralı biriyle evleneceksiniz, diyorlardı. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Momentos,
      Balkan ülkeleri gezisi benim de yapmak istediklerimden biri. Dilerim bir gün gerçekleşir. :)
      Bosna hala yaraları kapanmamış bir şehir. Ama tüm bunlara rağmen farklı ırklardan da insanların barış içinde bir arada yaşam sürdüğü bir şehir de.
      Evet, o camiiyi hatırlıyorum. Her iki çeşmeyi de gördüm. Bu hikayeyi de duymuştum. :)

      Sil
  2. Eğer okumadıysan sana, gezdiğin yerleri çok tatlı bir dille anlatan bir kitap önereyim: Yazarı Milenko Yergoviç-Saraybosna Marlborosu. Şöyle şeyler yazmıştım hakkında:

    "... Muhteşem bir savaş romanı! Aslında bir öykü kitabı; ama küçük insanların büyük öyküleriyle örülmüş, hiç canınızı yakmadan bir savaşın dramını, ne olduğunu cilt cilt kitaptan daha detaylı ama hayata dair hikâyelerle ve karakterle anlatırken gülümsetebilen... Fena halde o coğrafyada olma isteği yaratan, savaşın soğukluğunu insanın sıcaklığı ile bütünleyen, üzerine bir yazıyı ayrıca hak eden enfes bir kitap. "

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. buraneros,
      Kitap hakkında yazdığınız alıntınız beni, kitabı bir an önce okumam için teşvik etti. Saraybosna Marlborosu, en kısa zamanda edinip okuyacağım. :)

      Sil
  3. Gitmek istediğim ülkeler arasında ancak şu ekonomik şartlarda o da zor görünüyor, teşekkürler paylaşımınız için..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. camdandusler,
      Evet ekonomik şartlar bu gibi seyahatlere kısıtlama getiriyor ne yazık ki. Biz bunu bilerek uygun olması için biletlerimizi riske girerek aylar öncesinden almıştık. :')

      Sil
  4. Yanıtlar
    1. deeptone,
      Anlatacağım bir sonraki kısımda inşallah. :)

      Sil
  5. Gidip görmek istediğim bir yer. Çok güzel anlatmışsın. Farklı mimari eserleri görüp incelemeyi çok severim. Yerdeki o kırmızı izleri bilmiyordum. Çok sarsıcı geldi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. dövüşürken hanımefendi değilim,
      Beğenmene sevindim, teşekkür ederim. :) Ben de yeni yerler görüp keşfetmeyi çok severim. Gezi öncesi küçük bir araştırma sonucu o kırmızı izlerin anlamını öğrenmek beni de üzdü.

      Sil
  6. Merhabalar.
    Tito dönemi sonrası Yugoslavya nasıl parçalandıysa, Bosna-Hersek hala diken üstündedir. Hiçbir ülke yoktur ki, emperyalist ülkeler tarafından işlerine müdahale edilmesin. Yazık değil mi insanlara?
    Güzel bir gezi izlenimi okudum. Kaleminize, emeğinize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Recep Altun,
      Merhaba,
      Ne yazık ki hala daha emperyalist ülkelerin kirli oyunlarına her ülke gibi bizde maruz kalıyoruz. Olan dediğiniz gibi insanlara oluyor.
      Teşekkür ederim yorumunuz için.

      Sil
  7. İlkay,
    Her sokakta, binada olmasa da çoğu yerlerde rastlanıyor kurşun izlerine. Yürek burkan bir şehirdi.

    YanıtlaSil

 

BİRPEMBESEVER