''İnsanlar hiçbir zaman kendilerine anlatılanlardan bir şey öğrenmezler, kendi çabalarıyla öğrenirler yalnızca.''
''Deli olmak, düşüncelerini iletmekten aciz olmak demek.''
''Yaşamı boyunca pek çok kez far etmişti Veronika, tanıdığı bir sürür insan başkalarının başına gelen korkunç olaylardan sanki gerçekten üzgünmüş ve yardım etmek istiyorlarmış gibi söz ederlerdi, ama işin gerçeği, başkalarının acılarından zevk aldıklarıydı; çünkü böylece kendilerinin mutlu ve şanslı olduklarına inanabiliyorlardı.''
Veronika Ölmek İstiyor, Paulo Coelho.
Yazarı, adını sıkça duyduğumuz Simyacı isimli kitabından biliyoruz. Bu kitabında da Veronika isimli genç ve güzel bir kadının başarısız intihar girişimini ve sonrasında gelişen olayları okuyoruz.
Veronika, hayatında sahip olunabilecek her şeye hemen hemen sahip bir kadındır. Ancak hayatında bir şeyler eksiktir. Mutsuzluk, ümitsizlik ve aklındaki düşünceler onu bir intihara sürükler. Fakat bu intihar girişimi başarısız olur. Gözlerini bir daha açmayacağını uman Veronika kendini Slovenya'nın Villete isimli bir akıl hastanesinde bulur.
Veronika burada geçirdiği ilk gününde teşebbüs ettiği intihar girişiminden dolayı ömrünün son günlerini geçireceğini öğrenir. Geriye sadece doktorların söylediğine göre beş ya da altı günü kalmıştır. Bu süreci de akıl hastanesinde tedavi olarak geçirecektir.
Bu süreçte Veronika bu akıl hastanesinde birçok insanla tanışır. Ve onların hayat hikayelerini dinler, onlarla arkadaşlık kurar. Bir yandan da kendi hayatını sorguladığı için pişmanlık duyar ve tekrar özgür olduğu günlerine özlem duyar. Bu akıl hastanesi Veronika'nın bazı duyguları yeniden keşfetmesine olanak verirken kendini tanıma fırsatı da verecektir.