29 Kasım 2023 Çarşamba

Yağmur sesinin eşlik ettiği bir günden

 


Merhaba yağan yağmur, merhaba sonbaharın son günleri, merhaba gelmekte olan kış ve merhaba canım okur.

Dün geceden başlayan fırtına şu anda yerini aralıksız yağan yağmura bıraktı. Bu yıl kış, erken geleceğe benziyor. Bursa’da fırtına epey şiddetli olmuş. Orada yaşayan teyzem sarsıntıyı evden bile hissettik diyordu. Öyle ki bugün orada okullar bile tatil edilmiş. Geçen yıl çok kurak geçti. Bu yıl sonbaharla yağmurlar da çok şükür başladı. Hem toprağın ve bitkilerin hem de insanların ve diğer canlıların bu yağmurlara fazlasıyla ihtiyacı vardı. Umarım yağmur ve fırtına sonrası gerçekleşen taşkın ve sel felaketlerinde hiçbir can kaybı yaşanmaz.

Geçtiğimiz günlerde kütüphaneye uğramıştım. Ziyaretim sonrasında karşıma çıkan sergiyi de ziyaret ettim. Birbirinden güzel el emeği eserler vardı. Özellikle çini ile yapılanlara bayıldım.

Başka bir gün uzun süredir görüşme fırsatı bulamadığım bir arkadaşımla buluştum. Yine soğuk bir gündü. İki kahve eşliğinde uzun uzun sohbet ettik. Zaman öyle hızlı geçti ki… Oturduğumuz mekandan ayrılacağımız vakit akşam yağmuruna yakalandık.  Arkadaşım küçük de bir hediye almış. Bu ince düşüncesi beni çok mutlu etti. Üstelik öyle bir tevafuk yaşadım ki… Van Gogh’u okuduğum sırada yine onun eseriyle ilgili bir hediye almak. Beni hem şaşırttı hem de tebessüm ettirdi.




Birkaç gün öncesinde geçmişte çok iyi bir dostluğumuz olan ancak bir süredir arkadaşlığımıza ara verdiğimiz yakın dostumdan bir mesaj aldım. Bu yeniden konuşmamız için de atılmış olan bir ilk adımdı. Buna çok sevindim çünkü bir süredir bu dostum benim de aklımdaydı. Belki de ilk adımı atma cesaretini kendimde bulamadım. Yaşım ilerledikçe bir insan kazanmanın zor, bir insan kaybetmenin ise çok kolay olduğunu fark ediyorum. Geçmişte yaşanan kırgınlıklar ya da kızgınlıklar bir kenarda kalabiliyor. Tabii bu her insan için de geçerli olamayabilir. Önemli olan o kişi ile aranızdaki samimiyet ve bağın ne derece olduğu. 




İki hafta öncesinde Güney Koreli arkadaşım için mektup hazırlayıp postaneden göndermiştim. Mektubumdan hâlâ bir ses yok. Üstelik takip numaralı göndermiş olmama rağmen. Takip numarasından baktığımda ise en son ülkeden çıkış gözüküyor ancak sonrasında herhangi bir güncelleme yok. Umutsuz olmak istemiyorum. Bir süre daha ulaşması için bekleyeceğim. Umarım sahibine sağ salim ulaştığı haberini birlikte alırız.


Yazımın son satırlarına geçmişken sevgili okur, yağmur bardaktan boşalırcasına yağmaya devam ediyor. Şu sıralar mum eşliğinde kitap okumayı çok seviyorum. Yakın zamanda birkaç kitap siparişi verdim. Gelmelerini dört gözle bekliyorum. 

Bir sonraki yazımda görüşünceye dek, hoşçakal!

28 Kasım 2023 Salı

Theo’ya Mektuplar | Vincent Van Gogh

 


Theo’ya Mektuplar, Vincent Van Gogh.

Van Gogh’un erkek kardeşi Theo’ya yazmış olduğu, kendini bulma macerasından başlayıp ressam olma ve sonunda hastalığıyla mücadele etme üzerine yazmış olduğu mektuplarının derlendiği kitap.

Mektuplarda Theo’yu Paris’te galeri yöneticiliği yapmaktayken Van Gogh’u ise farklı şehirlerde ve ülkelerdeki yaşamı sürecinde bir ressam olmak için nasıl adım atmaya karar verdiğine, içindeki sanat sevgisine, kardeşiyle mektuplarında bahsettiği ressamlar ve eserleri hakkındaki sohbetlerine okurlar olarak bizler de kısa bir yolculuğa çıkıyoruz.

Kitapta yalnızca Van Gogh’un Theo’ya yazdığı mektuplara ve bazı eskiz çizimlerine de rastlıyoruz. Oluşturduğu eserlerin ardında saklı kalan gerçek hikayelerini, oluşum süreçlerini ve Theo’un Van Gogh’a olan sonsuz desteğini mektup satırlarında görüyoruz.


“Hiçbir kadın yaşlı değildir(Dünyada hiç yaşlı kadın yoktur anlamına gelmiyor bu; sevdiği ve sevildiği sürece hiçbir kadın yaşlanmaz,demek.)”


“Doğa karşısında hemen hemen herkes duygulanır, ama daha az, ama daha çok…”

“Sevgili Theo,

Yürüyeceğimiz yol dar, onun için dikkatli olmalıyız. Bizim varmak istediğimiz yere başkaları nasıl gittiler, biliyorsun. Biz de o basit yolu seçmeliyiz.”


“İnsan okumasını öğrenmek zorunda, tıpkı görmeyi,yaşamayı öğrenemk zorunda olduğu gibi…”


“Duygu birliğinin doğduğu yerde yaşam yeniden başlar.”


“Ah, Theo, tonlar ve renkler ne büyük şeyler! Bunları hissetmeyi öğrenemeyen biri ise yaşamdan ne kadar uzakta!”

“Kendini kötü ifade etmektense hiçbir şey dememeyi yeğlerim.”

“İnsanların olduklarından başkaymış gibi görünmek istemeleri bana gülünç(anlamsız) geliyor.”


“Birçok şeyi çok sevmek de iyi bir şey, çünkü insana güç kazandıran budur. Çok seven kişi çok da çalışır ve çok şey başarabilir, sevgiyle yapılmış bir iş iyi yapılmıştır.”


“İlkbahar, taze, körpe heşil mısır yaprakları ve pembe elma çiçekleridir.

Güz, sarı yapraklarla menekşemsi tonların birbirine karşıtlığıdır.

Kış, beyaz kar üstüne çizilmiş siyah siluetlerdir.”


“Sevgili Kardeşim,

Düşüncelerim hep seninle dolu, bu yüzden bunca sık yazıyorum herhalde.”

“İnsan ressamların dilini değil, doğanın dilini dinlemeli.”


23 Kasım 2023 Perşembe

From

 


From, ABD 2022.

Amerika Birleşik Devletleri’nin farklı bölgelerinde yaşayan insanların yaptıkları seyahatlar sonucunda gizemli bir şekilde mahsur kalacakları bir kasabaya yollarının düşmesiyle insanların, korku dolu bir hayatta kalma mücadelesine dönüşen yaşamlarını izliyoruz.

Buraya gelen insanların esrarengiz kasabaya yollarının neden düştüğüyle ilgili hiçbir fikirleri yoktur. Kasabada güneşin batmasıyla insanların yaşadıkları evlere girmeleri ve kapı pencere açmamaları gerekmektedir. Çünkü havanın kararmasıyla kasabanın etrafında çevrili olan ormanda yaşayan insan görünümlü gizemli yaratıklar, kasaba sakinlerinin zihinlerini ele geçirip onları ölümle cezalandırmaktadır. 

Her gün aynı döngünün içinde yaşamaya maruz kalan bu insanlar ne yapacaklarını, nasıl hayatta kalıp gerçek yuvalarına döneceklerinin bir yolunu bulmaya çalışırlar. Ancak kasaba sakinlerinin bu merakı ve eve dönme çabası ormanda yaşayan yaratıkları ve gizemli kasabayı fazlasıyla rahatsız eder. Böylelikle ağır bedeller ödenmeye başlanır.

Dizi, yayınlandığı yıldan bu yana çok beğenilmiş ve ilgiyle takip edilmiş. Zaten her bölüm, bir sonraki bölümü bir an önce izleme isteği oluşturuyor. Dizi, 2 sezon 10’ar bölümden oluşuyor. Bilimkurgu, korku türdeki dizinin üçüncü sezonunun da geleceği söyleniyor.

21 Kasım 2023 Salı

Gökkuşağı Renklerinde Kaybolan Günler

 


Haftasonu hem AFAD hem de meteoroloji yaşadığım şehir için günler öncesinden uyarı mesajları vermişti. Pazar günü bazı ilçelerde çok şiddetli yağış ve fırtına olmuş. Tabii çevreye olan etkisi de büyüktü. Yaşadığım ilçede az yağış ve fırtına oldu. Yağmurlu havaların da etkisiyle çok sevdiğim ve emek vererek büyüttüğüm sukulentimi ne yazık ki kaybettim. Yaprakların çok su almasıyla gövdesi çürüdü. Ne yaptıysam bitkimi kurtaramadım. Elimde kalan yapraklarını toprağa yatırdım ancak  -bitki türünden dolayı- yapraklardan da çoğaltma yapma konusunda pek de ümitli değilim. 

Dün yaşadığım şehrin farklı yerlerinden gökkuşağı gözlemlenmiş. Üstelik tam daire bir gökkuşağı. Normalde tam daire olan gökkuşağını karadan yarım şekilde görürüz. Ortaya sonbaharda yaşanacak bir renk cümbüşü çıkıvermiş. Gün batımına yakın pencereden içeriye yansıyan pembemsi tonları görünce gökyüzüne bakmak istedim. Camdan gökyüzüne bakınca hilâl şeklindeki ay’a, gecenin karanlığına hazırlık yapan mavinin ve pembenin tonlarını eşlik ederken buldum. Biraz gökyüzünü izledim ve yuvalarına dönmeye hazırlanan kuşların sesini dinledim. 

Geçtiğimiz hafta hasta olmamın da etkisiyle günlerimin çoğu istirahat ederek geçti. Olabildiğince izole ettim kendimi. Bu hafta yeniden spora başladım. Okuduğum kitaplara ise kaldığım yerden devam ediyorum. Bugün Malezyalı arkadaşımla sohbet ettik. Gönderdiğim hediye ve mektubum ulaşmış. Sağ salim ulaşması ve ulaştığı yere mutluluk götürmesi günümü güzelleştirdi. 



Yağmurlu günlerden önce penceremizin önündeki saksıya yine bir kumru kuşu yumurtasını bırakmıştı. Bu yıl iki kez balkonumuzda iki farklı kumru çiftini misafir etmiştik. Birinin yavrusu olmuştu. Kumrular yavrusunu büyütmüş ve yuvadan uçup gitmişlerdi. İlk defa bu kadar yakından bu unutulmaz anlara tanıklık etmiştim. 

Yeni yumurta bırakan kumrular için şiddetli fırtına öncesinde çok endişelenmiştik. Gün içerisinde kuşlara ara ara ne durumlar diye bir göz atarken yumurtanın saksıda olmadığını gördüm. Zaten sonrasında kuvvetli rüzgar ve sağanak yağışlar başladı. Umarım kumru kuşu, yumurtasını daha korunaklı bir yere taşımıştır.

Burada hava kararmak üzere… 

Sonbaharın son ayı kasım ayını da uğurlamamıza az kaldı. Günler, pek tabii çabuk geçiyor. Zamanın hızına yetişilmiyor. 

18 Kasım 2023 Cumartesi

Balerin

 


Ballerina, Güney Kore 2023.

Ok Ju, en yakın arkadaşı olan Min Hee’nin ani ölümüyle sarsılır. Min Hee, baleyi çok seven bir baletti. Neşeli ve renkli karakteriyle; sakin, ağırbaşlı, karamsar ruh haline sahip olan Ok Ju’ya yaşam enerjisi verir ve onu her zaman desteklerdi.

Ok Ju ise ailesini küçük yaşta kaybetmiş olmanın hüznünü içine atmış ve hayatta tek başına mücadele etmenin zorluğunu üstlenmiştir. Hayatta ilk ve tek arkadaşı Min Hee’nin ölümü onu fazlasıyla sarsmış ve ardında bıraktığı gizemli bir not ile onu ölüme sürükleyen insanlardan intikam almasını vasiyet etmiştir. Ok Ju kaybettiği arkadaşıyla yaşadığı anıları kalbinde yaşatırken diğer yandan ise onu hayattan koparan insanlardan intikam almak için peşlerine düşmeye hazırdır.

Arkadaşının son dileğini yerine getirmeye kararlı olan genç kadın intikam duygusu ile yanıp tutuşur. Öyle ki karşısındaki kötü adamların ne kadar korkutucu ve karanlık insanlar olmasını umursamaz. Aklındaki tek düşünce geriye kalan mektuptaki dileği yerine getirmektir. 

Filmdeki ana karakter Ok Ju’nun inişli çıkışlı duyguları, kaybettiği arkadaşıyla geçirdiği anılar filmin işlenişinde bizlere sunuluyor. Film aksiyon, gerilim türündedir.

15 Kasım 2023 Çarşamba

Maskemizi Unutmayalım

 


Havaların bir gün güneşli bir gün yağmurlu olmasından ben de mahrum kalmadım ve etrafta insan avına çıkmış salgına yenik düştüm. Bir ay kadar önce hafif burun akıntısı ve soğuk algınlığı ile ucuz atlattığımı düşünmüşken birkaç gün öncesinde halsizlikle başlayan ve beraberinde ateş, burun akıntısı, baş ağrısı, eklem ağrılarıyla bir zamanlar geçirdiğim koronayı aratmayan o anları yine tekrar yaşadım. Bugün daha iyiyim. Her gün farklı bir belirti ile karşılaşıyorum. Bugüne ise öksürük ve burun akıntısı eşlik ediyor. 

Korona ile birlikte gelen kapanma günlerini çok çabuk unutmuş olacağız ki sosyal hayatta maske takmayı ihmal eden nice insan var. Özellikle yoğunluğun ve kalabalığın fazla olduğu şehirlerde maske kullanımına daha çok dikkat edilmeli diye düşünüyorum. En azından hasta olan ya da olacağını düşünen kişiler toplu taşıma araçlarında ya da kapalı alanlarda maske kullanmalı. Kişinin hem kendini koruması hem de çevresindeki insanlara bulaştırma riskini minimum düzeye indirmesi açısından önemli.

Ülkemizde maske kullanımı koronadan önce de pek yaygın değildi. Korona ile birlikte maske kullanma yaygınlaşsa da sonrasında rehavete kapılıp çoğumuz maskeleri kenara kaldırmış olduk. Yakın zamanda siparişini verdiğim yeni maskelerim bugün elime ulaştı. Mevsim geçişlerinin yaşandığı ve havaların çok değişken olduğu bu günlerde ortak alanlarda ve toplu taşımalarda maskelerimizi takmalıyız.



9 Kasım 2023 Perşembe

Malezya’ya Giden Mektup

 


Sevgili okur, 

sabaha sağanak yağışla başladık. Gün doğmaya yakın öyle güzel yağmur yağdı ki. Cama vuran yağmur sesine güneşin doğuşunu haber veren kuş sesleri de eşlik etti.

Farklı ülkelerden mektup arkadaşlarım olduğunu ve onlarla mektuplaştığımı çok kez burada seninle paylaştım. Çok uzun zamandır mektup göndermiyordum. Buna en büyük etken ilk başlarda Corona’ydı. Sonrasında artan ve artmaya devam eden gönderi ücretleri eklendi. Ama içimdeki mektuplaşmak sevgisi tüm bunlara rağmen hiç mi hiç eksilmedi.

Bugün güne içimde hoş bir heyecanla başladım. Çünkü upuzun bir aradan sonra yeniden mektup gönderecektim. Malezya’da yaşayan mektup arkadaşım için. Aramızdaki sevgi ve samimiyet iki kız kardeşinki gibi. Dün akşam özenle mektubumu yazmaya başladım ve güzelce süsledim. Yakın zamanda yaptığım Arkeoloji Müzesi’nden aldığım kartpostallardan bir tane hazırlayıp pulunu da üzerine yapıştırdım.




Zarfın içine benden anı olarak kalması için ona bir bileklik de koydum. Mektuplarımın yanına bebeği için aldığım kıyafetleri de paketledim ve bugün postahanenin yolunu tuttum. Çok şükür ki kolaylıkla kargolandı ve paketim artık Malezya yolcusu oldu. Dilerim ulaştığı yere sağ salim varır ve mutluluk, sevinç, tebessüm getirir.

Yavaştan da olsa mektuplaşmak için yeniden ilk adımı atmış gibi görünüyorum. Mektubum sahibine ulaştığında burada yeniden seninle paylaşmak dileğiyle sevgili okur.

Huzurlu ve mutlu günler seninle olsun.

8 Kasım 2023 Çarşamba

Level 16

 


Level 16, Kanada 2018.

16 yaşındaki Vivien, küçüklüğünden beri yatılı okul ve yetiştirme yurdu gibi bir düzene sahip olduğu sanılan Vestalis Akademisi’nde yaşamaktadır. Aynı yaşta olan genç kızlar yaş gruplarına göre seviyelere ayrılıp her gün belirlenmiş saatlerde yeme-içme, günlük görevler ve ders olmak üzere farklı kategorileri yerine getirirler. Bulundukları ortam yüksek korunaklıdır. Akademide kızların iyi terbiye almaları ve dış güzelliklerine önem vermeleri onların, evlat edinecek aileye teslim edilme olasılığını arttıracağına dair bir söylenti vardır. 

Ancak Vestalis Akademisi göründüğü gibi masum bir yer değildir. Hapishaneyi aratmayan bu yerde korkunç düşüncelere sahip yetkili insanlar ve hayata geçirmek istedikleri kötü emelleri vardır. Vivien’in yakın bir arkadaşı Sophia, günlük olarak verilen vitaminleri bir süre almayınca korkunç gerçeğin farkına varır ve Vivien’i vitamin adı altında verilen ilaçları içmemesi konusunda uyarır.

Bu uyarıyı dikkate alacak olan Vivien çok geçmeden yıllardır yaşadığı akademinin karanlık ve korku dolu sırlarıyla yüzleşecektir. Vivien ve Sophie bu hapishaneden kurtulmanın bir yolunu arayacak ve onları bu hayata zorlayan insanlardan intikam alacaklardır.

Film; bilim-kurgu ve gerilim türündedir.

6 Kasım 2023 Pazartesi

Merhaba Yeni Yaşım | Yenilenmiş Haliyle İstanbul Arkeoloji Müzesi | Ahmet Hamdi Tanpınar Müzesi

 


Merhaba sevgili yeni yaşım.

Aslında geçirdiğim günden galerimde yer alan en son fotoğrafla başlıyorum bu yazıma. Bugün doğum günüm. Spontane başlayan bir günümün doğum günü pastasıyla bitişine sen de tanıklık ediyorsun sevgili okur. Gelen her yeni yaşımda kendimi daha iyi tanıdığımı hissediyorum. Zaman su misali hızla akıp giderken sevdiğim ve beni seven insanların çevremde olmasına, sağlığıma, huzuruma şükrediyorum. Ve daha çok şükretmeyi kendime ödev veriyorum.

Burada hava yeniden güneşli olmaya başladı. Sonbahar yine bir yerlere gizlendi ve yerini güneşli günlere bıraktı. Bir süredir müze kartımı yenilemeyi düşünüyordum. Bugüne kısmet oldu ve kendimi Gülhane civarlarında buldum. Havanın güneşli ve sıcak olması hem turistleri hem de yerli halkı dışarıya çıkartmaya yetmişti.



Gülhane Parkı’nın içi cıvıl cıvıl idi. Girişin hemen sol kısmında yer alan Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat ve Müze Kütaphanesi’ni ziyaret ediyoruz. İçeride resim çekmenin yasak olmasından dolayı çantalarımızı girişte yer alan kilitli dolaplara bırakıyor ve keşfe koyuluyoruz. Kütüphanede 1000’i aşkın yazar, 9000 eser ve koleksiyon kitaplar yer almaktaydı. Kitaplar ödünç verilmiyor yalnızca orayı ziyaret ettikçe okuyabiliyorsunuz. Ayrıca içeride çalışma alanları da mevcuttu. Müze eskiden Alay Köşkü olarak kullanılmaktaydı. İçeriyi gezerken güleryüzlü görevli bir hanımefendi bize güzel bilgiler vermeyi de ihmal etmedi. 


Buradan ayrıldıktan sonra bir süredir yapılan tadilattan dolayı kapalı olan Arkeoloji Müzesi’ne giriyoruz. Buraya en son ziyaret ettiğimde müzenin belli bir kısmı açık olup içeride sınırlı sayıda eserlerle buluşmuştum. Bugünkü gezim ise beni adeta büyüledi ve kendine hayran bıraktı. Çünkü Arkeoloji Müzesi’nin tamamı açılmıştı. Burada epey bir vakit harcadım. Çektiğim birkaç fotoğraf karesini de aşağıya bırakıyorum.







Yolda karşılaştığım sevimli hayvan dostlarımızın resimleriyle bu güzel geçen günü noktalıyorım. Tekrar görüşmek dileğiyle sevgili okur.





4 Kasım 2023 Cumartesi

Sevgili Dost #55

 


Sevgili dost,

Bilinmeyen bir mevsimde, bilinmeyen bir tarihte İstanbul sokaklarında kayboluyoruz. Şehrin kalabalığından uzakta yerler seçiyor ve rüzgarın ritmine adım adım ayak uydurup arnavut kaldırımlı sokaklarda yürüyoruz. Etrafımıza bakınıyoruz. İlgimizi çeken yerleri fotoğraflıyoruz. Sonrasında kısa bir yemek molası veriyoruz ve gezintimize kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Vapur iskelesine varıyoruz. Gelecek vapura yetişmenin mutluluğunu içten içe yaşıyoruz ama bilmiyoruz ki gelecek olan vapur aslında gecikecek.

Bir yaşlı teyze ile ayaküstü sohbet ediyoruz. Vapurun gecikmiş olmasından yakınıyor, bense hoş bir tebessümle sadece onu dinliyorum. Sonra bir bakıyorum o da bana ufak bir tebessüm ediyor. 

Gökyüzündeki renkler gün batımına hazırlanıyor. Bak işte! Turkuazın altına sıralanmış renkler: sarı, turuncu ve güneş batınca da kırmızı. Bu manzarayı iskeleden izliyoruz. İyi ki vapur gecikmiş diye düşünüyoruz. Çünkü yol arkadaşımız gün batımı, yolculuğumuza eşlik edecek.

Beklenen vapur geliyor. Açık alandan kendimize hemen yer tutuyoruz. Vapur yavaş yavaş doluyor. Kaptan motoru çalıştırıyor. Etrafımızda uçuşan martılar vapurun hareketine onay verircesine sesler çıkartıp etrafımızda uçuşuyor. Ve beklenen vapur gün batımına hareket ediyor.


2 Kasım 2023 Perşembe

Little Bone Lodge

 


Little Bone Lodge, İngiltere 2023.

Şiddetli fırtınalı bir akşam iki suçlu adam, ıssız bir yerde bulunan üç kişilik bir ailenin evinin zillerini yardım istemek için çalar. Kapıyı açmak zorunda kalan anne eski bir hemşiredir. Genç bir kızı ve rahatsızlığı bulunan tekerlekli sandalyeye mahkum olmuş bir kocası vardır. 

Evin annesi, yardım isteyen iki adama evinin kapısını açar ancak temkinli olmayı da elden bırakmaz. Adamlardan biri yaralıdır ve yaralı olana ilk müdahaleyi yapar; gece vaktinde böyle fırtınalı bir havada başlarına ne geldiğini sorar. Aldığı yanıt kadını pek tatmin etmez ve her iki adama da güvenmez. İki suçlu adam evlerine girdikleri bu ailenin fertleri arasında bir tuhaflık sezer. Evin annesi, kızını bu yaşına kadar bulundukları bu evde büyütmüş, onu dışarıdaki hayattan ve insanlardan da izole etmiştir. 

Zaman ilerler, iki suçlu adam kendilerini ele verirler. Evdeki aileyi rehin almak zorunda kalırlar. Kendilerini güçlü konumda zanneden iki adam, fırtınalı gecede rehin aldıkları insanların ve bu gizemli evin sırlarını açığa çıkartırlar.

Suç, korku, gerilim türdeki film; izleyiciyi merakta ve heyecanda tutmayı başarıyor.


1 Kasım 2023 Çarşamba

Kiki’nin Cadı Kargosu | Eiko Kadono

 


Kiki’nin Cadı Kargosu, Eiko Kadono.

Yazarın 1985 yılında kaleme aldığı eserinde küçük Kiki’nin, bir cadı olmanın gerekliliklerini yerine getirmesi üzerine evinden Koriko’ya yaptığı yolculuğu ve sonrasında başından geçenleri okuyoruz.

Kiki yanına aldığı kömür karası sevimli kedisi Jiji ile yeni maceralara yelken açmanın heyecanını yaşar. Hayali; denize kıyısı olan sakin bir kasabada cadı olmanın vazifelerini yerine getirmektir. Tam istediği gibi bir yer bulur ve Koriko’ya yerleşmeye karar verir. Burada şans eseri tanıştığı Fırıncı Osono Hanım, Kiki’ye uçan süpürgesiyle kargoculuk yapmasını teklif eder ve hatta ona kalacak bir yer bile sunar. 

Kiki, yaşadığı şehirdeki insanlara bir cadı olarak fayda sağlayacağı için çok mutlu olur. Diğer yandan onun evden ayrı kaldığı ilk zamanları kendi ayakları üstünde durması için de büyük bir fırsattır. Koriko şehrinde Kiki’yi birbirinden ilginç maceralar bekler. Cadı süpürgesi ve kedisi Jiji ile gökyüzünde maceralara uçar.

Kitabın içerisinde Akiko Hayaşi’nin sevimli çizimleri de Kiki’nin Cadı Kargosu’na eşlik ediyor. Kitap daha sonra Hayao Miyazaki’nin hayal gücünün sınırlarını zorlayan çizimleriyle buluşuyor ve ortaya muhteşem bir film çıkıyor.


"Aslında şimdi sen öyle söyleyince düşündüm de dünya çok eski zamanlara kıyasla çok daha aydınlık bir yer oldu galiba. Artık bir yerlerde mutlaka bir ışık yanıyor."


"Gerçekten bilmiyorlar değil mi? Aslında cadılar hiçbir zaman kötü şeyler yapmadı ki. Sıradışı şeyler yapmış olabilirler ama… İnsanlar anlayamadığı şeyleri hemen kötülüyorlar. Bunlar eskide kaldı sanıyordum."


"Kış giderek yaklaşırken soğuk rüzgarlar aralıksız esmeye devam ediyordu. Sokaklarda ağaçların solmuş kahverengi yaprakları rüzgar yüzünden çoktan dökülmüştü."


"Ne güzel bir his dedi! dedi, rüzgarın da yardımıyla bir sağa bir sola büyük kıvrımlar çizerek uçarken. Uçabilmek! Ne kadar da güzel bir şey."

 

BİRPEMBESEVER