Birkaç gündür İstanbul'un kalabalığından,şehir hayatından uzak bir yerdeyim. Bir nevi küçük tatil kaçamağı yapıyorum. Öğleden sonra bir mesire alanına doğru yola koyulduk. Ormanlık alana girince sağlı sollu her iki yanımız ağaçlarla çevriliydi. Yavaş yavaş seyir halinde çekirge sesleriyle manzaranın keyfini sürdüm. Yol boyunca dikkatimi çeken ölmüş insanların hayrına yapılan çeşmelerdi. Biz de su içmek için bu çeşmelerden birinin önünde durduk.
Mesire alanına geldik. Biraz yürüyüş yaptık. Sonra ormanlık alanda bulunan dereyi takip ettik. Derenin içinde irili ufaklı bir sürü taş vardı. Taşların üzerinden sırayla geçtik. Bir an dereye düşeceğim diye korkmadım değil çünkü taşlar sallanıyordu ama düşsem sadece suyun soğukluğunu hissederdim herhalde. Su çok berrak ve ışıl ışıldı. Güneşin vurduğu taşlar parıldıyordu. Sonra iki tane küçük çocuk geldi ve derenin içinde suyun tadını çıkarttılar. Çocuk olmak vardı. :)
suyun güzelliği, temizliği harika ya... illa bacaklarımı sokarım böyle yerlerde dayanamıyorum ben ama soğuk olduğu için girmeyi de düşünemiyorum :D
YanıtlaSilBuz gibi suydu gerçekten de, sadece ellerimi sokmaya cesaret edebildim ben :)
SilOhh mis vallahi ne güzelmişşş ;)))
YanıtlaSilBöyle doğayla iç içe olduğum yerleri çok çok seviyorum ben :)
Sil