"İsviçre’nin sert iklimi ruhu hüzünle dolduruyor, civarı etkisi altına alan güney rüzgarı iç karartıcı ıslıklarla esiyordu."
"Yeryüzünde her şeyin ömrü sınırlıdır, ilelebet var olacak bir şey insan elinden çıkamaz."
"Günün birinde önemli bir insan olursan, gün ışığının sana gıda kadar gerekli olduğunu anlarsın! Kıymetli bir alim, varlığını diğer insanların gösterdiği hürmete borçludur."
"Bilgi ağacının meyvelerini yemek gerekir."
Zacharius Usta, Jules Verne.
Zacharius Usta İsviçre’nin Cenevre şehrinde namı ün salmış bir saatçidir. Öyle ki yapmış olduğu saatleri satın almak için başka ülkelerden onu ziyaret edenler bile olur. O zamanın ilerlemekte olan bilimini ayak uyduran saatçilik mesleği, Zacharius Usta’nın saat maşasını icat etmesine sebep olur.
Bu icadıyla birlikte Usta’daki azim ve hırs onun kibirli olmasına sebep olmaya başlar. Günün her vaktini saatleriyle birlikte geçirmeye çalışır. Onun bu halinden endişe duyan kızı ise Zacharius Usta’yı saatlerinden biraz da olsa uzak tutmaya gayret eder. Fakat kızının telkinleri ve gayretleri boşa çıkar.
Zacharius Usta içinde yer edinmiş kibrini her şeyden üstün görmeye başlar. Herkese hatta her şeye karşı bir başkaldırı içerisindedir. Bir gün imal ettiği saatler birer birer bozulmaya başlar. Onun saatlerini satın alan insanlar teker teker kapısını çalar. Saatleri inceleyen Zacharius Usta görünürde bir sorun bulamaz fakat öfkeli müşterileri bozulan saatlerden dolayı kapısını aşındırmaya devam eder. Kibrine yenik düşen Usta kendi ürettiği saatlerin bozulmasını kabullenemez. Bir yandan bunlarla uğraşırken diğer yandan da ölümsüzlüğün peşine düşer.
Bilimle manevi değerler arasındaki çatışmanın işlendiği konu Jules Verne’nin 1854 yılında yayınlamış olduğu bir öykünün ana temasını oluşturmaktadır.
Merhaba...Jules Verne'nin tüm kitaplarını okuduğumu sanıyordum. Bu kitabı gözden kaçırmışım bak:)
YanıtlaSilokurum bunu saol :)
YanıtlaSil