'' Bu şarkıyı da elbet mezar taşına kazdırmazlardı. Ama belli olmuyor ki, şu insanlar... Mezar taşında nasihat bile ediyorlar yaşayana. ''
'' İnsanların çoğu sınırlı bir hayal gücüne sahiptir. Duyumlarını uyaracak ölçüde yakınlarında gerçekleşmeyen bir olaya ilgi göstermek pek içlerinden gelmez; ama aynı şey gözlerinin önünde, doğrudan duygularına dokunma mesafesinde gerçekleşirse, bu olay önemsiz bile olsa, hemen aşırı bir duyarlık gösterirler. ''
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat, Stefan Zweig.
1920'li yılların elit ve zengin kesimin içinde geçiyor öykü. Kitapta bir kadın ve bu kadının yapmış olduğu bir tercih sonucunda başından geçen yirmi dört saati anlatılıyor.
Kitap, aslında bir çeşit haykırış.. Belki bir hasret, özlem ya da iç dökme.. Tüm duygulara bir kadının bakış açısıyla yer veriliyor.
İntiharın eşiğinde bir genci kurtarmaya karar veren kadın karakter, bu seçimi sonucunda başından geçenleri kendi bakış açısı ile okuyucuya anlatıyor.
Tek solukta okunabilecek kitaplardan. Bu öyküde de Zweig yine duyguları ön plana çıkartıyor. İnsanların önyargıları, bakış açıları sunuluyor.
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat kitabı da yazarın diğer kitapları gibi keyifli bir okuma imkanı sunacağa benziyor. Tanıtım için çok teşekkürler.
YanıtlaSilRica ederim. Keyifli okumalar!🌸
SilTanıtım için teşekkürler Zweig olur da okunmaz mı ?Eminim ki diğer kitapları gibi güzeldir.
YanıtlaSilRica ederim. 🌷
SilEvet bu kitabı da güzel tıpkı diğerleri gibii
hıhım güzeldii ivit hıhım :)
YanıtlaSilPekii😇
SilBende can yayınlarından olanı var, "Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu-Bir Kadının Hayatından 24 Saat" olarak. Henüz okumadım. Alırken tereddüt ettim neden ikisi bir arada diye ama sanırım iki öyküsünü birleştirmişler.
YanıtlaSilEvet, bazen bazı yayınevleri birkaç öyküyü bir arada basıyor. :)
Silben biraz sıkıldım bu kitaptan nedense...
YanıtlaSilBilmemm bana diğerleri gibi geldii. :)
SilBeni çok etkileyen çok güzel kitaptı:)
YanıtlaSil